Bu yeni düzenlemelerden en çok etkilenen branşlardan biri ise bilişim teknolojileri. Peki, zorunlu derslerin kaldırılması, bilişim öğretmenlerini nasıl etkiliyor ve bu durum nasıl bir istihdam sorununa yol açıyor?
Bilişim teknolojileri ve yazılım dersi artık zorunlu değil
Okullarda daha önce 5. ve 6. sınıflarda zorunlu olarak okutulan bilişim teknolojileri ve yazılım dersleri, yeni düzenlemelerle artık müfredattan çıkarıldı. Bu derslerin kaldırılması, bilişim öğretmenlerini norm fazlası duruma düşürme riski taşıyor. Bu durum, özellikle öğretmenlerin ders saatlerinin azalmasına ve bazı öğretmenlerin görev yapacak okul bulamamasına yol açabilir.
Bilişim öğretmenleri için norm fazlası riski artıyor
Bilişim teknolojileri öğretmenleri, Türkiye'deki eğitim kadrolarında sayıca oldukça fazla. Ancak ders saatlerinin azalması ve bazı derslerin kaldırılması, öğretmenlerin "norm fazlası" durumuna düşmelerine sebep oluyor. Bu durum, eğitimdeki istihdam dengesini bozarken, öğretmenlerin görev yapacak okul bulamama gibi sorunlarla karşı karşıya kalmasına yol açabiliyor.
Okul yöneticiliği seçeneği: çözüm değil, zorunluluk
Bazı bilişim öğretmenleri, norm fazlası olmamak için okul yöneticiliği gibi alternatif kadrolara yöneliyor. Ancak bu çözüm, çoğu öğretmen için tatmin edici olmuyor. Zira okul yöneticiliği, öğretmenlikten tamamen farklı bir uzmanlık gerektiriyor. Birçok bilişim öğretmeni, bu kadrolara geçtikten sonra memnuniyetsizlik yaşıyor. Bu da eğitimdeki verimliliği olumsuz etkileyebiliyor.
Bilişim öğretmenlerinin yaşadığı bu sorunların çözülmesi için Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni düzenlemelere gitmesi gerektiği aşikar. Eğitimdeki müfredat değişiklikleri, öğretmenlerin norm durumlarıyla doğrudan ilişkilidir ve bu konuda yapılacak bir iyileştirme, hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin lehine olacaktır. Eğitim sisteminin sürdürülebilirliğini sağlamak için, öğretmenlerin iş güvencelerinin iyileştirilmesi, en önemli adımlardan biri olarak karşımıza çıkıyor.